Mide Koruyucu İlaçlar Hangi Hastalıklarda Kullanılmaktadır?
Proton pompası inhibitörü olarak bilinen mide koruyucu ilaçlar son zamanlarda sıklıkla kullanılmaktadır. Uzun süreli ve kontrolsüz kullanıldığında bazı sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. Bu ilaçların sıklıkla kullanıldığı hastalıklar şu şekildedir:
- Mide ve ince bağırsak ülserlerinde tedavinin ilk aşamasında kullanılmaktadırlar.
- Reflüde kullanılmaktadır. Mide asidinin yemek borusuna kaçmasıyla meydana gelen göğüs orta kısmında yanma ve yemekten sonra yemeklerin geriye doğru ağza gelme şikayetlerine neden olan hastalıktır.
- Gastrin hormonu salgılayan tümörler, gastrin hormonunun gereğinden fazla salgılanmasına neden olan ve farklı düzeylerde ülsere neden olan tümörlerde aşırı artmış mide asidini bastırmak için kullanılabilmektedir.
- Romatizmal ilaçların kullanılmasıyla ilişkili ülserlerin gelişmesini önlemek için kullanılmaktadır.
- Helicobacter pylori olarak adlandırılan gastrit/ülser oluşmasında etkili olan bakterinin tedavisinde yer alır.
Uzun süreli olarak mide koruyucu ilaçlar kullanmak birçok sağlık sorununa yol açabilmektedir.
Mide Koruyucuların Yan Etkileri Nelerdir?
Kısa süreli kullanımlarda yaşam kalitesini çok fazla etkilemektedir. Sıklıkla görülen belirtiler; karın ağrısı, baş ağrısı, ishal, bulantı ve deri döküntüsüdür. Bilinçsiz ve uzun süreli olarak kullanıldığında magnezyum düşüklüğü, B12 vitamini eksikliği, böbrek hastalıkları gibi rahatsızlıklara neden olmaktadır.
Uzun Süreli Kullanımında Ortaya Çıkabilecek Rahatsızlıklar
Uzun süreli kullanımda meydana gelebilecek sağlık sorunları iki ayrılmaktadır. Bunlar mide ve bağırsakla ilişkili olan ve olmayan rahatsızlardır.
Mide ve bağırsakla ilişkili olanlar:
- İnce bağırsakla enfeksiyonları, bir tür patojen bakteri olan C. difficile bakteri enfeksionunun artışıma neden olur. Bu bakteri kişiden kişiye değişmekte ve ishale neden olabilmektedir.
- Mikroskobik kolit, muayene sırasında bulgu görülmemesine rağmen biyopside bağırsak katmanlarında patolojik değişiklikler görülür ve ishalle kendisini gösterir. Hastadan hastaya göre ishalin şiddeti değişmektedir.
- Hipergastrinemi, midede asit yapan hücreleri uyaran bir hormondur. Uzun süreli PPİ kullanan kişilerde gastrin hormonu seviyesi yükselmektedir.
- Atrofik gastrit, uzun süreli PPİ tedavisi alan hastalarda düşük oranlı da olsa kronik atrofik gastrit olarak bilinen gastritin bir alt türünde artış görülmektedir.
Mide ve bağırsakla ilişkili olmayan riskler ise şu şekildedir:
- Mineral ve vitaminlerin emilim bozukluğu. Magnezyum azalmış bağırsak emilimine bağlı magnezyum seviyesinin azalmasına neden olurlar. Kan magnezyum düşüklüğünün klinik belirtileri arasında titreme, kaslarda kasılma, zayıflık, dikkat eksikliği bulunmaktadır. Yüksek oranda PPİ’nin neden olduğu magnezyum eksikliğinde kalp fonksiyonlarında bozulma görülebilmektedir.
- Kalsiyum eksikliği ve kırık riski, mide asidinde meydana gelen azalma kalsiyumun suda çözünmeyen türünün emilimini azaltmaktadır bundan dolayı kemik sertliğini azaltabilmektedir.
- B12 vitamini emilim bozukluğu
- Demir emilim bozukluğu
- Böbrek hastalığı