Meme Kanseri Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Her yıl dünya üzerinde 20 milyon, ülkemizde ise 20 bin kadın meme kanserine yakalanmaktadır. Kadınlarda en sık görülen ve tüm kanser tipleri arasında akciğer kanserinden sonra 2.sırada gelen bir kanser türüdür. Zorlu bir tedavi süreci olan bu hastalığa karşı en önemli silah ise erken teşhis edilmesidir. 

Publication Date 30 July 2021
Reading Time 11 dk
Updated Date 30 July 2021
Share Blog
The choice of thousands of physicians and millions of patients #callendoc

Meme Kanseri Nedir?

Meme kanseri, meme dokusunu oluşturan hücre kümelerinin birinin değişime uğraması ve kontrolsüz çoğalması ile meydana gelen tümörden oluşan bir kanser türüdür. Kanserli bu dokular ilk olarak yakın çevredeki dokulara daha sonra ise lenf bezlerine yayılarak ilerler. Erken dönemde tedavisi yapılmayan kişilerde göğüs kanseri diğer organlara yayılarak tedavisi imkansız olan evresine geçer. Hastalık genellikle ilk safhalarında belirti vermez. Küçük kitleler ancak tarama mamografisi ile teşhis edilebilir.

Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Uzunca bir dönem belirti vermeden ilerleme kaydeden meme kanseri ileri evrelerde çeşitli semptomlar gösterebilir. İleri evrelerde görülen meme kanseri belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Koltuk altında veya meme bölgesinde elle hissedilebilen şişlik
  • Meme ucundan gelen akıntı
  • Memede büyüme, asimetri ya da şeklinde bozulma
  • Meme başında oluşan çökme, renk değişimi ve şekil bozuklukları
  • Meme başında oluşan egzama türü deride dökülme veya soyulma
  • Meme ucunda meydana gelen kızarıklık ve yara
  • Meme derisinde oluşan ödem, portakal kabuğu görüntüsü ve kızarıklık
  • Adet olunduğunda memede oluşan değişik ağrılar

Meme kanserinin diğer organ yayılımı (metastaz) genellikle; kalça, omurga kemikleri, akciğer ve karaciğer olur. Diğer kanserlerde ki gibi meme kanserinde de evreleme yapılarak ona göre bir tedavi planı oluşturulur.

Meme Kanseri Evreleri

Evre 0 (karsinoma in situ): Sadece memede sınırlı kalan kanser hücreleri yayılma potansiyeli kazanmıştır.

Evre 1: Yayılma potansiyeli kazanan kanser hücreleri 2cm’den küçüktür ve hala memede sınırlı olarak kalırlar.

Evre 2: Memede kitle bulunmaz ama kanser koltukaltı lenf bezlerine yayılmıştır. Ya da tümör 2cm veya daha küçük olarak koltuk altı bezlerine sıçramıştır. Olabilecek diğer tabloda ise, tümör 2cm’den büyük ama 5 cm’den küçüktür ve koltuk altındaki lenf bezlerine yayılmıştır.

Evre 2B: Tümörün her boyutta olabileceği bu evrede kanser; koltuk altı lenf bezlerine, meme derisine veya göğüs duvarına yayılmış olabilir.

Evre 3A: Memede tümör olmayabilir. Ya da tümör 2cm veya daha küçük, 2cm’den büyük 5cm’den küçük olabilir. 5cm’den büyük ise yanı sıra kanser hücreleri göğüs kafesi kemiği, koltuk altı bezlerine yayılabilir.

Evre 3C: Kanser köprücük kemiği boyunca olan lenf nodlarına yayılmış ve meme içindeki koltuk altındaki lenf bezlerine ve memeye komşu dokulara yayılmış olabilir.

3C evresinde kanserin ameliyat edilebilir veya edilemez sonucuna varılır. Ameliyat edilebilir surumda kanser 10 veya daha fazla lenf noduna tutulmuştur. Ameliyat edilemez evrede ise, kanser köprücük kemiği üzerindeki lenf bezlerine sıçramıştır.

Evre 4: Kanser vücudun diğer bölgelerine yayılmıştır. Bu aşamada artık hastanın yaşam süresinin uzatılması aynı zamanda kalitesinin artırılması hedeflenir.

Meme Kanseri Neden Olur?

Meme kanseri yaygın olarak genetik faktörlere bağlı olarak gelişebilir. Ailesinde meme kanseri öyküsü olan kişilerde bu hastalığa yakalanma riski oldukça yüksektir. Diğer meme kanseri nedenleri ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Aşırı radyasyona maruz kalınması
  • Obezite
  • Sağlıksız meyve ve sebzelerden uzak bir beslenme biçimi
  • Erken yaşlarda adet görülmesi
  • Hiç bebek emzirmemiş olunması
  • Uzun bir dönem doğum kontrol hapı kullanılması
  • İleri yaş
  • Fiziksel aktiviteden uzak bir yaşam tarzı benimsenmesi
  • Memede az yağ dokusu bulunması
  • Menopozdan sonra uzun bir zaman hormon ilacı alınması

Meme Kanseri Teşhisi Nasıl Konulur?

Rutin meme kanseri taraması için yapılan testler ve hastada oluşan şikayetler sonucu yapılan bazı testler ile meme kanseri tanısı kolaylıkla yapılabilir. Hekim öncelikle hastanın tıbbi öyküsünü dinledikten sonra fiziki bir muayene yapar. Kesin teşhis amacı ile yapılan bazı testler ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Ultrasonografi
  • Dijital – tomosentez mamografi
  • Biyopsi
  • Manyetik rezonans görüntüleme (MRI) -3 tesla
  • PET-CT
  • Bilgisayarlı tomografi (BT)

Meme kanserinin erken teşhisi tedavi açısında oldukça önemlidir. Bu yüzden aşağıdaki tedbir kontrollerinin de yapılması oldukça önemlidir.

Kendi Kendini Muayene Etme: Hastaların %70’lik bir kısmı meme kanserini kendi muayeneleri sonucunda bulur. Bundan dolayı 20 yaşından sonra kadınların ayda 1 kere adet dönemi bitişinde ayna karşısında kendi memelerini el ile kontrol ederek incelemeleri gerekir. Herhangi bir anormallik gördükleri takdirde ise hemen bir uzmana başvurmaları doğru olur.

Doktor Muayenesi: Meme ile alakalı bir şikayeti bulunmasa dahi her kadın 20-40 yaş aralığında 3 yılda bir, 40 yaşından sonra da yılda 1 kere genel cerraha meme muayenesi için gitmelidir.

Meme Kanseri Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Meme kanserinde tedavi başarını yükselten en önemli faktör erken evrede teşhis konulmasıdır. Hastalık erken dönemde teşhis edildiğinde 5 yıllık sağ kalma oranı %98’e yükselir. Tedavinin önemli bir kısmını cerrahi yöntemler oluşturur. Cerrahi haricinde kalan yöntemler ise tümörün tekrarlamasını ve diğer organlara ve dokulara yayılımını önlemek için yapılır. Kanser tedavisinde 3 ana ameliyat türü bulunur.

Mastektomi

Tümör alınırken aynı zamanda memenin tamamının alınmasıdır. Eş zamanlı veya 1-2 yıl sonra hastaya protez meme yapılabilir.

Cilt Koruyucu Mastektomi

Meme dokusunun tümünün çıkarıldığı fakat meme dokusunun korunduğu bir cerrahi işlemdir. Memeye protez yapılarak kozmetik görünümü de korunur.

Meme Koruyucu Ameliyat

Yalnızca tümörün etrafındaki az bir doku ile çıkarıldığı operasyondur. Bu operasyonun 2 amacı mevcuttur; ilki memenin korunarak estetik görüntüsünün bozulmaması, ikincisi ise hastanın ruhsal ve fiziki açıdan en az oranda etki görmesinin sağlanmasıdır. Meme koruyucu ameliyat tıptaki gelişmeler ile neredeyse mastektomi ameliyatı kadar sağ kalım başarısı sağlıyor. Bu sayede hastanın vücut bütünlüğü bozulmadan tedavi görme şansı sunuluyor.

Choose Your Cookie Preferences

Cookies are used on our site to provide you with the best service. For details Our Privacy Policy you can review or customize cookies.